Ötenazi lehine en yaygın 4 tartışma

Ötenazi lehine temel argümanlar bireysel özgürlüğe saygı, her bireyin uygun gördüğü tıbbi tedaviyi seçme hakkı ve bazı hastalıklar gerektiren yaşam kalitesi eksikliğidir.

Birçok ülkede açık bir tartışmadır; Halen düzenlenmiş bazı yasalar ve diğerleri böyle bir olasılığı reddediyor.

Ötenazi, Yunanca'dan gelen ve "iyi ölüm" anlamına gelen bir terimdir. Her zaman ilgili tarafın talebi üzerine birinin ya eylemle ya da ihmalle ölmesine yardım etme eylemidir.

Bu nedenle, ölüme neden olunca, genellikle aktif ötenazi arasında ayrım yaparız; ya da pasif, sadece ömrünü uzatan tedavilere devam etmediğinizde.

Bu ötenazi türlerinin yanı sıra, yasama yapılırken genellikle dikkate alınan başka bir yöntem de vardır. Yardımlı intiharla ilgili.

Bu tür intiharda, ölmek isteyen, üçüncü bir kişiden yardım almak zorundadır, ancak kendini öldürme eylemini gerçekleştiren kişidir.

Ötenazi lehine 4 ana argüman

1- Kişisel özgürlük

Ötanazinin yasallaştırılması lehine ana tartışma budur. Karar vermekte bilinçli ve özgür olan herkes, ne zaman ölmek istediğini seçme hakkına sahip olmalıdır.

Sorun, tıbbi durumlar nedeniyle kendi hayatına son veremediğinde ortaya çıkar.

Bu yüzden birçok ülkede hayati önem taşıyan bir vasiyetname var.

2- Tıbbi kararlara katılma hakkı

Yukarıdakilerle ilgili olarak, tüm insanların ihtiyaç duymaları halinde ne tür tıbbi tedavileri almak istediklerini seçme ve “terapötik taciz” olarak adlandırılan şeye girmeme hakları vardır.

Bu, doktorun istediği aracı kullanarak hastayı canlı tutma çabasından başka bir şey değildir.

Bu şiddet ile karşı karşıya kaldığında, örneğin kalp ölümü durumunda canlandırılmasını istemediğinin açıklığa kavuşturulması ihtimalinin olduğu iddia ediliyor.

Ayrıca bu argümana, geri dönüşü olmayan durumları uzatan belirli tedavileri almadığı da arzusudur.

3- Hayatı değersiz kılan hastalıklar

Yaşam bir hak olarak kabul edilmekle birlikte, ötanazi destekçileri, özellikle bazı durumlarda bir zorunluluk olmamasına inanmaktadır.

Kişiyi değersiz sayılabilecek koşullarda yaşamasına neden olan birçok hastalık vardır.

Fiziksel bozulma veya özerklik eksikliği nedeniyle yaşadığı acıdan dolayı olabilir. Bu son durum, Ramón Sampedro'nun İspanya'da meydana gelen ünlü bir davada ötanazi iddia etmesine yol açan durumdu.

4- İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. Maddesi

İnsan Hakları Sözleşmesi, herkesin yaşam hakkına sahip olduğunu, aynı zamanda işkence edilemez veya aşağılayıcı durumlara maruz kalamayacağını belirler.

Ötanazi yanlısı için, kişinin istemediği koşullarda yaşamaya zorlanmaktan daha aşağılayıcı bir şey yoktur.

Bu şekilde, bu argüman en üst düzeyde özetlenebilir: “Yaşamak mümkün olmayan bir yaşam bir ayrıcalık değildir, bir cezadır”.

referanslar